Yaşam

Gizemli Kaybolma: Tüm Mürettebatın ve Yolcuların Hayatını Kaybettiği Uçuş 370 Hakkında Her Şey!

2014 yılında Malezya Havayolları’nın MH370 uçuşu büyük bir trajediyle sonuçlandı. Kayıp uçağın parçaları 3 yıl boyunca birçok farklı yerde bulundu. Esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolan uçağın tüm mürettebatı ve yolcularının hayatını kaybettiği bu olay, halen gizemini koruyor. Bu içeriğimizde geçmişten günümüze MH370’in gizemine dair tüm bilgileri anlattık. Buyrun…?

Görüntüler: BBC

Kaynak:https://www.theguardian.com/tv-and-ra…

Malezya Havayolları’nın MH370 sefer sayılı uçuşu 8 Mart 2014 tarihinde gerçekleşti. Ancak bu uçak ve yolcularının başına son derece trajik bir olay geldi.

Kuala Lumpur’dan Pekin’e giden uçak aniden ortadan kayboldu.

Bu kayıp o kadar gizemliydi ki, Batı Avustralya’daki Hint Okyanusu’ndan Orta Asya’ya kadar detaylı bir aramaya yol açtı. Aircraft 370’in ortadan kaybolması, tarihin en merak edilen kaybolmalarından biri haline geldi.

Yerel saatle 12.41 sıralarında havalanan uçak, 10 bin 700 metre yükseklikte bulunuyordu.

13.01 civarında, raporlama merkezi (ACARS) performans analizi yapmak için uçağa bazı sinyaller gönderdi. Saat 13.07 sıralarında merkez son mesajını gönderdi ve uçağın sistemi aniden kapandı.

Ekipten son sesli mesaj 13.19’da geldi. Bundan iki dakika sonra hava kontrol ile iletişim halinde olan uçağın transponderi kapatıldı.

Saat 13.30’da Malezya askeri ve sivil radarı MH370 uçağını takibe başladı. Malay yarımadası üzerinden güneybatıya ve ardından Malakka Boğazı üzerinden kuzeybatıya uçtu. Sabah 02:22’de Malezya askeri radarı, Andaman Denizi üzerindeyken uçaktan gelen tüm sinyalleri aniden kaybetti.

Hint Okyanusu üzerinde sabit yörüngede bulunan bir Inmarsat uydusu, Uçuş 370’ten bazı sinyaller almaya başladı.

Daha sonra uçağı sabah 8: 11’de tespit etti.

Güney Çin Denizi’nde yoğunlaşan uçak için ilk aramalar.

Transpoder kapatıldıktan kısa bir süre sonra 370 sefer sayılı uçuşun batıya yöneldiği belirlendikten sonra arama çalışmaları Malacca Boğazı ve Andaman Denizi’ne kaydırıldı.

Uçağın kaybolmasından bir hafta sonra (15 Mart), Inmarsat’ın analizi yayınlandı.

Sinyal analizi uçağın konumunu tam olarak belirleyemezken, bir sinyal uçağın Java’dan güneybatı Avustralya’nın güneybatısındaki Hint Okyanusu’na ve Vietnam’dan Türkmenistan’a uzanan bir yerde olduğunu gösterdi.

Not: Görüntü Rusya’daki bir uçak kazasından.

24 Mart’ta Malezya Başbakanı Najib Razak, en son bulunan sinyallerin izlerine dayanarak uçağın Avustralya’nın 2 bin 500 kilometre güneybatısında Hint Okyanusu’na düştüğünü açıklamıştı.

Bu nedenle, gemide kimsenin hayatta olmadığı sonucuna varıldı. Uçağın enkazı mesafe nedeniyle askıya alındı.

6 Nisan’dan sonra bir Avustralya gemisi, Batı Avustralya’nın 2.000 kilometre kuzeybatısındaki Perth’in uçuş kayıt cihazlarından birkaç ping tespit etti.

Veriler AAIB tarafından detaylı bir şekilde analiz edildi ve sabah 8:19’da daha kesin sinyal tespitleri elde edildi. Sonraki aramalar daha detaylı olması için robotik denizaltılar kullanılarak gerçekleştirildi. Ek olarak, denizaltılar herhangi bir enkaz bulamadı, bu da bu pinglerin kopmuş bir kablodan gelmiş olabileceğini düşündürüyor.

MH370 uçağının ilk enkaz izleri 29 Temmuz 2015’te Hint Okyanusu’nun 3.700 kilometre batısında bulundu.

Sonraki bir buçuk yılda Tanzanya, Mozambik, Güney Afrika, Madagaskar ve Mauritius kıyılarında toplam 27 kesim bulundu. Bu modüllerden 17’sinin muhtemelen MH370 seferinden geldiği tahmin ediliyor.

Kabinin içinde iki parça bulundu. Bu nedenle uçağın parçalandığı düşünülüyordu.

Ancak uçağın havada mı kırıldığı yoksa okyanusa mı düştüğü belirlenemedi. Tanzanya’da uçak kanatlarının incelenmesi sonucunda uçağın kontrollü iniş yapmadığı anlaşıldı.

Bazı araştırmacılar, uçağın dikey olarak suya düşmüş olabileceğini söyledi.

Batık siteleri, Hint Okyanusu’ndaki arama konumlarını önemli ölçüde daralttı. Çünkü bir çarpışmada uçağın Afrika’ya sürüklenerek enkaza dönüşmesi pek mantıklı gelmiyordu.

Malezya, Avustralya ve Çin hükümetleri Ocak 2017’de araştırmayı durdurdu.

Temmuz 2018’de Malezya hükümeti MH370 ile ilgili en son raporu yayınladı. Rapora göre teknik arıza ihtimali düşüktü ve uçuş yönü değişiklikleri manuel olarak yapıldı. Ancak araştırmacılar, uçağın neden ve nasıl kaybolduğunu belirleyemedi.

Uçağın düşmesi ve ortadan kaybolmasıyla ilgili birçok teori var.

Bu teorilerin ortasında uçağın yakıtının yetmediği, radyo vericilerinin bozuk olduğu gibi şok edici bazı teoriler yer alıyor.

Bunlardan kısaca bahsetmek gerekirse… Birinci teoriden başlayalım: “Bu uçuş bir toplu katliam planıydı.”

İddiaya göre 53 yaşındaki kaptan pilot Zaharie Ahmad Shah bunu uçuş simülatöründe prova yaparak alenen planladı. Teoride uçağın bilinçli olarak kontrol edildiği veya uçağın yakıtı bittiği için otopilota bazı talimatlar verdiği söyleniyor.

Başka bir teori hipoksidir.

Hipoksi, uçak kabini gibi kapalı bir sistemin basıncındaki düşüş olarak tanımlanır. Bu düşüş; İnsan hatası, mühendislik hatası, malzeme yorgunluğu veya darbe nedeniyle oluşabilir.

Bu olay “terörizm” kaynaklı olabilir mi?

Bu senaryoda, bir terörist saldırgan uçağı kaçırır ve başka bir yöne uçmasını emreder.

Ne düşünüyorsun? Yorumlarda buluşalım!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu