Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul İlçe Belediyesi Başkan adaylarını açıkladı

AK Parti’nin İstanbul İlçe Belediyesi Başkan adayları açıklandı

İlgili Makaleler

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın İstanbul İlçe Belediye Başkan adaylarını açıkladı.

Sina Şen, Adalar Belediyesi Başkan adayı oldu.

Ataşehir Belediye Başkanı adayı ise Mustafa Naim Yağcı oldu.

Avcılar Belediyesi Başkan adayı Abdullah Küçükoğlu oldu.

Arnavutköy Belediye Başkanı adayı ise AK Parti Arnavutköy İlçe Başkanı Mustafa Candaroğlu oldu.

Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir yeniden aday oldu.

Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır yeniden aday oldu.

Bakırköy Belediye Başkanı adayı Ali Talip Özdemir oldu.

Başakşehir Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu yeniden aday oldu.

Bayrampaşa Belediyesi Başkan adayı İlknur Kovaç Bayraktar oldu.

Beşiktaş Belediye Başkanı adayı Serkan Toper’di.

Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın yeniden aday oldu.

Beylikdüzü Belediye Başkanı adayı Mustafa Günaydın oldu.

Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız yeniden aday oldu.

Çatalca Belediye Başkanı Mesut Üner yeniden aday oldu.

Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz yeniden aday oldu.

Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu yeniden aday oldu.

Esenyurt Belediyesi Başkan adayı Hamit Öncü oldu.

Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken yeniden aday oldu.

Fatih Belediye Başkanı Ergün Turan yeniden aday oldu.

Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hasan Tahsin Usta yeniden aday oldu.

Güngören Belediye Başkanı Bünyamin Demir yeniden aday oldu.

Kadıköy Belediye Başkanı adayı Veli Arslan’dı.

Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin yeniden aday oldu.

Kartal Belediyesi Başkan adayı Hüseyin Karakaya oldu.

Küçükçekmece Belediye Başkanı adayı Aziz Yeniay oldu.

Maltepe Belediyesi Başkan adayı Kadem Ekşi oldu.

Pendik Belediye Başkanı Ahmet Cin yeniden aday oldu.

Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü yeniden aday oldu.

Sarıyer Belediyesi Başkan adayı Hüseyin Coşkun oldu.

Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz yeniden aday oldu.

Sultanbeyli Belediye Başkanı adayı ise Ali Tonbaş oldu.

Sultangazi Belediye Başkanı Abdurrahman Dursun yeniden aday oldu.

Şile Belediyesi Başkan adayı İlhan Ocaklı oldu.

Şişli Belediye Başkanı adayı Gökhan Yüksel oldu.

Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı yeniden aday oldu.

Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım yeniden aday oldu.

Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen yeniden aday oldu.

Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy yeniden aday oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “AK Parti İstanbul İlçe Belediye Başkanı Adayları Tanıtım Programı”nda açıklamalarda bulundu.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar:

Değerli İstanbullular, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. AK Partimizi temsil edecek adayları 31 Mart’ta kademeli olarak milletimizin beğenisine sunuyoruz. 7 Ocak’ta da aralarında Murat Kurum’un da bulunduğu 27 ilin adaylarını tanıttık. Cumhur İttifakı’ndaki ortağımız MHP’nin adaylarını destekleyeceğimiz illeri de açıkladık.

Bugün AK Partimizi ve Cumhur İttifakımızı İstanbul’da temsil edecek adaylarımızı açıklıyoruz.

Amacımız bizzat bazı yerlere giderek, bazı yerlere ilçe başkanlarımızı göndererek aday tanıtım toplantılarımızı tamamlamaktır.

Seçim dönemlerini tempoyu daha da artırmak ve muhabbet saflarını kapatmak için bir fırsat olarak görüyoruz. Hele ki söz konusu İstanbul olunca yaptığımız işin hem bizim hem de sizler için ayrı bir anlamı var. Böyle bir şehri başka türlü sahiplenmek mümkün değildir.

ARTIK İNSAN BUNU YAPABİLİR Mİ?

Yahya Kemal ne diyor;

Dün sana bir zirveden baktım sevgili İstanbul.
Gezmediğim, beğenmediğim hiçbir yer görmedim.
Ömrüm uzun, dilediğin gibi otur gönül tahtına
Basit bir mahalleyi bile sevmek bir ömre bedeldir.

Biz böyle sevdik, böyle seviyoruz. Binlerce yıldır her dünyanın hayali olan İstanbul’a hizmet etme şansımız da oldu. Bu İstanbul’a hizmet etmek için bundan 30 yıl önce milletimizden önce altyapısı çökmüş, insanın hiçe sayıldığı bir şehirle karşı karşıyaydık. Koku nedeniyle Haliç’e yaklaşmak mümkün olmadı. Ben Kasımpaşalıyım. Haliç’in kıyısında doğup büyüdüm ve Haliç’le birlikte yaşadım. Maalesef bu Haliç’i temizlemeye başladık ve sonra bugünkü Haliç oldu. O tarih itibarıyla Haliç’ten 9,5 milyon metreküp toprak çıkardık. Bu çamuru 9,5 km uzaklıktaki Alibeyköy’deki taş ocağına taşıdık. Günümüzde insanlar bunu yapabilir mi?

“İSTANBUL 5 YILDA ÇEYREK ASIRLIK İRTİFA KAYBI YAŞADI”

Temel atma töreni düzenliyorlar. Böyle bir şey olabilir mi? Akan suyun olmadığı, ulaşımın bozuk olduğu, kirli sokakların, trafikte canlarını harcayan insanların, her yerde tellerin olduğu bu İstanbul fotoğrafı bizi hem üzdü hem de üstlendiğimiz sorumluluğu hatırlattı. Bu imajı tamamlamak için imkanları seferber ettik. Bahanelerin arkasına saklanmak yerine İstanbulluların sorunlarını çözmeye odaklandık. Çok şükür tüm temel sorunları kısa sürede çözdük. Maalesef son 5 yılda İstanbul yine bu ihmallere maruz kaldı. 5 yıl gibi çok kısa bir sürede neredeyse çeyrek asırlık irtifa rekorlarına imza attı. İstanbul’un yönetimini eline alanlar tuğla üstüne tuğla örerek değil, temel atma töreniyle işe başladılar. Haliç’e arıtılmamış su deşarj edilince yeniden koku gelmeye başladı. Haliç 1994’ten beri yaptığımız çalışmaların bir parçasıydı. Dikey bahçeleri yok ederek bunu devam ettirdiler.

Başta deprem olmak üzere, Murat Kurum’un hayati projelerini kendi kafalarında hafife alıyorlar. Çevreden anladıkları, şehri yakan ve yok edenleri korumaktır.

İSTANBUL, DOĞRU SEÇİM İLE KENDİSİNE YENİ BİR UFUK AÇACAK

Çevre ve insan sorunlarının neden öncelikli olduğu hakkında hiçbir fikirleri yok. Yeşil panellere bile tahammül edemeyen, betona boğan kafanın böyle bir sorunu olmadığı aşikar. Deprem tehlikesine karşı üzerine düşeni yapmadığı gibi, gülümseyerek de dalga geçebiliyor. Böyle bir soruna dikkat etmeyenler şehrin diğer sorunlarına ne kadar duyarlı olabilirler? Tek dertleri İstanbul’un nimetlerini ellerinden geldiğince kendi kişisel çıkarları ve kendi meslekleri için kullanmak, ellerinden geldiğince sömürmektir. İstanbul bu zulmü, bu ikiyüzlülüğü hak etmiyor. Aklı, gözü, gönlü başka yerde olanların alternatifi olmayı İstanbul hak etmiyor. Onların beceriksizliğini hak etmiyor. İstanbul dünyanın en beğenilen şehri olmasına rağmen son birkaç yıldır yaşanması en zor yerler arasında anılmayı hak etmiyor. 31 Mart’ta hak etmediği şeylerden kurtulacak ve büyükşehir hizmetlerine olan özlemi sona erecek. Doğru tercihle İstanbul kendisine yeni bir ufuk açacak, 5 yıllık fetret dönemi sona erecek ve yeniden diriliş dönemi başlayacaktır. 31 Mart’ta İstanbul yeniden gerçek belediyeyle buluşacak.

“BU DA FAŞİZMDİR”

En ufak bir olumsuz ses duyduklarında karşıdakinin boğazına inerler. Büyükçekmece’de yaşlı kadını darp edip boğazını da tuttular. Basın mensubunu yere atıp dövmeye çalıştılar. Biliyorsunuz basına saygılıydılar. Boğazına sardığınız bu millet, bunun cevabını size sandıkta verecektir. Hanımlar hakaretlerinizden sizi sorumlu tutacaklar. Hem kadın haklarını diyeceksiniz hem de yaşlı kadına saldıran kaba kişiye tepki göstermeyeceksiniz. Basın özgürlüğüne sahip çıkacaksınız ama yine de militanlarınızı linç ettireceksiniz. Bu aynı zamanda faşizmdir.

Görevimiz işimizi layıkıyla yapmak ve davranışlarımızla etkilemek. Milletimizin gönlünü kazanmaktır. Bu, hiçbir alanda boşluk bırakılmaması anlamına gelir. Düzgün çalışırsak, insanların gönüllerine girersek, polemiklerle nefesimizi boşa harcamazsak, milletimize kendimizi anlatırsak çarpıklık sıkıntıya girer.

Başta İstanbul olmak üzere en değerli coğrafyalardan birini vatan edinmiş bir milletiz. Bu topraklarda yaşamanın kuşkusuz bir bedeli var. Bu fiyatları her gün ödüyoruz. Tökezlememizin nedeni aynı. Bu ülkeyi her türlü ameliyatın yapılabileceği noktaya getirmektir. Hedef ülke Türkiye. Sömürgeci sistemle elde ettikleri kazançları tehlikede görenlerin hedefi Türkiye’dir. Hedefimizi Türkiye’den engellemeye çalışıyorlar, gönülden korkanların hedefi Türkiye’dir.

Ülkemizi hedef alanlar içeride ortak arıyorlar. Bizi tecrit etmek isteyenlerin en değerli aracı bölücü örgüttür. Sivil görünümlü uzantıları da aynı amaca hizmet ediyor. Asıl üzücü olan ise CHP’nin bu kirli oyunda kendisine biçilen rolü kabul etmesidir.

CHP’ye her gelip gittiğinde herkesin başını kaldırıp bakmasını sağladı. Baykal’la anlaşamadık ama siyasi bilgisini takdir ettik. Kemal Bey’le anlaşamıyorduk ama onun da bir yöntemi vardı. Özgür Efendi listenin en sonuna gelmeyi başardı. CHP, uzun süredir bölücü örgütün kontrolündeki partiyle gizli işbirliği yapıyordu. Bu işbirliğinden rahatsız oldular ve sakladılar. Özgür Efendi, bölücü örgütün aparatı olmayı sürdüren DEM ile bütünleşmiştir. Bu iş birliğiyle her iki taraf da kendi ayaklarına yazık ediyor.

 

KAYNAK: HABER7

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu